Son sınavıma girmiş ve staj yapacağım otelin belgelerini teslim etmiştim.
Artık resmen Gastronomi ve Mutfak Sanatları’nda 2. sınıfı tamamlamış bulunmaktayım.
Tabii ki de okul, spor ve site konularında beni meşgul eden bu dönemin benim için yeri apayrı olacaktır.
Öyle ki 2. sınıfın başında 3 dönemdir verdiğim emeklerin bir hiç oluşunu öğrenmek, her ne kadar beni sarsmış olsa da aslında yeni bir yola girmeme vesile olmuştu.
“En büyük hata, bir hata yaptığını kabul etmemektir.”
Siz siz olun benim geçmiş halim gibi usluca derslerini önemseyen ve gelecek hakkında başkalarının fikirlerini aşırı dikkate alan biri olmayın. 🙂
Her neyse yanlışlarımı fark ederek girdiğim yeni dönemde GastroCafer doğdu ve bu satırları yazarken 18 yazıyı devirmiş bulunmaktayım.
Bugünkü 19. yazımdaysa sizlere Ordu’ya giden bir otobüsten seslenmekteyim.
Klimanın verdiği soğukluk uyumamı zorlaştırsa da zaman bir şekilde geçmesini biliyor.
Ve yol kısaldıkça düşünceler çözülüyor; bir gastronomi öğrencisinin anıları yeniden canlanıyor.
Gastronomi ve Mutfak Sanatları bölümünde eğitim gören Cafer Can Yeşilyurt’un 2. sınıfta yaşadığı en özel anılara hoş geldin!
İyi okumalar!
İlk Anı: Karabiberli Krakerlerin Tatlı Hatırası
2. Sınıfın son mutfak dersi için hazırlıklarım tamamdı.
Her hafta olduğu gibi uygulayacağımız tariflere önceki akşam çalışmış ve notlarımı çıkarmıştım.
Böylece kurabiye haftasından maksimum verimi alacak ve finallere güzel bir motivasyonla giriş yapmış olacaktım.
Ve dönemin son mutfak dersi başladı.
İlk olarak ekibim ile kısa bir fikir alışverişi gerçekleştirdim.
Daha sonrasındaysa hangi tarifi yapacağıma karar verdim.
Karabiberli Krakerler! – Bazı detaylar gizli kalacak 🙂 –
Öncesinde çalışmamın verdiği öz güvenle tarifin adımlarını özenle takip ettim.
Öyle ki daha önce edindiğim mutfak bilgileri sayesinde karabiberleri şef bıçağımla dikkatlice doğradım.
Üstüne de doğru miktarları takip etmemle şefin övgüsünü almam kaçınılmaz olmuştu.
Hatta yaptığım krakerler tüm sınıf tarafından tadıldı.
Ancak bu anı benim için özel kılan şey, ilk kez içten bir övgü aldığımı hissetmemden kaynaklanıyor.
Aslına bakarsanız bu sektörde akademik başarıya pek de saygı gösterilmediğini fark ettim.
Gerçi insanların neden böyle düşündüklerini şimdi gayet net anlayabiliyorum.
Tüm sıkıntı, doğruları 3 dönem geçirdikten sonra fark etmemdeydi.
Konuya geri dönecek olursam kurabiye haftasından edindiğim motivasyonla finalleri verdim ve şu an Ordu’ya gitmekteyim.
2. Dönem Sonu Genel Ortalama: 3.68
İkinci Anı: Gastronomi Sektöründe Cinsiyet Eşitsizliği
Gastronomi ve Mutfak Sanatları denilince insanların aklına öğrencilerin yalnızca yemek yaptıkları gelebilir.
Ancak bu doğru bir düşünce değildir.
Öyle ki restoran yönetiminden yemek kültürüne kadar birçok farklı alanda ders almaktayız.
Bu bölümde de bahsedeceğim anım, “Yemek ve Gastronomi Kültürü” dersinde üzerinde durduğumuz bir konu hakkında olacak:
Gastronomi Sektöründe Cinsiyet Eşitsizliği
Gıda ve içecek sektöründe yıldızlaşan kadın şeflerin yanı sıra devam eden birçok olumsuzluk da bulunmaktadır.
Zira aynı pozisyon için maaş eşitsizlikleri, medyada geri plana atılma ve zor terfi koşulları gibi birçok örnekte günümüzdeki temel sorunlar gözlenebilmektedir.
İşte tam olarak dersimizde yemek kültürü hocamızın verdiği örneklerle bu konu üzerine konuştuk.
Hatta toplumun kadınlar üzerinde feminen olarak belirlediği yiyecekleri tüketme konusunda nasıl baskı uyguladığını da tartıştık.
“Kadınsan az ye, sebze ağırlıklı beslen” gibi kalıplaşmış yargıları eleştirdiğimiz bu ders, gastronomi öğrencisinin anıları yazısının ikinci kısmı olmayı kesinlikle hak etti.
Üçüncü Anı: Tüm Sınıfa Karşı Münazara
Şimdi sizleri Türk Dili dersinde gerçekleştirdiğim ilginç münazaraya götüreceğim.
Münazara konum James Bridle’ın Yeni Karanlık Çağ – Teknoloji Ve Geleceğin Sonu adlı kitabından seçilen bir konu hakkındaydı:
Teknolojik Gelişmelerin Avantajlarından Çok Dezavantajları Vardır.
Bu savı savunan kanatta yer alıyor ve üzerimde artan bir baskı hissediyordum.
Bunun nedeni geçmiş münazaralarda fazlaca söz almış ve diğer münazara ekiplerinden düşmanlar kazanmış olmamdaydı.
Ancak bu dezavantajlı durum beni yıldırmadı ve tüm sınıfa karşı düşüncemi kararlılıkla savundum.
Hatta bununla da yetinmedim, Medium’da “Does Technology Do More Harm Than Good?” adlı yazımı yayınladım.
2. Sınıfı bitirirken gastronomi öğrencisinin anıları söz konusu oluyorsa bu konudan da bahsetmek zorundayım. 🙂
Dördüncü Anı: Teorik Mutfak Bilgilerinin İhmali
Bildiğiniz üzere Gastronomi ve Mutfak Sanatları bölümünde pratik dersler önemlidir.
Eğer teorik bilgiler pratik uygulamalarla desteklenmiyorsa bu durum, büyük bir sorun teşkil eder.
O yüzdendir ki uygulama mutfağındaki derslere her gastronomi öğrencisi yüksek ilgi gösterir.
Ancak bazen birçok kişinin gözden kaçırdığı ve başına bela aldığı bir husus ortaya çıkar:
Teorik Mutfak Bilgilerinin İhmali
Gelin sizlerle 1 ay öncesine dönelim.
Pastacılık dersinde quizler tamamlanmış ve sonuçların istenilen düzeyde olmadığı ilan edilmişti.
Şeflerin yakındıkları konu ise öğrencilerin mutfağın teorik kısmına gereken önemi vermediği üzerineydi.
Benim açımdansa yapılan quizler güzel bir uyarı niteliğinde olmuştu.
Böylece bir gastronomi öğrencisini asıl öne çıkaracak konulara yeniden çalışmaya dönmüştüm.
Bu da gastronomi öğrencisinin anıları yazımda bahsetmem gereken son andı.
Son Sözler
Otobüs camından süzülen manzara gibi geride bıraktığım 2. sınıf, bana karmaşık ve değerli bir manzara sunuyor.
Bu dönem sadece bir akademik yıl değil, aynı zamanda kişisel bir dönüşüm süreciydi.
GastroCafer’in 19. yazısı ise belki de en kişisel yazılarımdan biriydi.
Vakit ayırıp okuduğunuz için teşekkür ederim.
Yolculuğumun sonraki duraklarında görüşmek üzere. 🙂
Makarna Çeşitleri ve Sos Eşleşmeleri ile gastronomi yolculuğuna vakit kaybetmeden başla!
Cafer Can Yeşilyurt
Faydalı Kaynaklar